Pier 70 projesi başlamadan önce, geliştirici Brookfield Properties ve San Francisco Limanı, bu bölgenin hem tarihi mirasını koruyacak hem de deniz seviyesi yükselmesi gibi çevresel zorluklarla başa çıkacak bir plan oluşturması gerektiğini kabul etti. Proje alanında bir zamanlar gemi yapımı için çelik sacların imalat ve kesim merkezi olarak hizmet veren Bina 12, önemli bir tarihi yapı olarak öne çıkıyordu. Bu iki öncelik, tasarım ekibini yenilikçi, aynı zamanda dikkatle geriye dönük bir çözüm arayışına yönlendirdi.
Deniz Seviyesi Yükselmesine Karşı Çözüm: Alanı Yükseltmek
Kıyı bölgelerinde deniz seviyesi yükselmesine karşı genellikle iki çözüm uygulanır: arazi seviyesini yükseltmek veya kıyı boyunca deniz duvarları inşa etmek. Pier 70’te, Brookfield Properties, alanı yaklaşık 10 fit (3 metre) yükseltme kararı aldı. Yeni inşa edilecek yapılar için bu karar, birinci kat seviyelerini yeni yükseklikte düzenlemekle çözülebilirdi. Ancak, tarihi Bina 12 için durum daha karmaşıktı. Arazi yükseltildikten sonra, binanın mevcut birinci katı 10 fit aşağıda kalacaktı ki bu, tarihi bir yapıyı koruma yaklaşımıyla bağdaşmıyordu. Bu sorunu çözmek için cesur bir adım atıldı: Bina 12 de arazinin yükseltilmesiyle birlikte fiziksel olarak yukarı taşınacaktı.
Tarihi Karakteri Koruma Süreci
Bina 12’nin tarihi değerinin büyük bir kısmı, yıllar içinde doğal bir şekilde oluşan oluklu dış cephe kaplamasında gizliydi. Tasarım ekibi, kaplamanın yerinden sökülüp yeniden monte edilmesi durumunda bu benzersiz patinanın kaybolacağını ve orijinal dokunun bir daha elde edilemeyeceğini fark etti. Bu nedenle, inşaat sırasında dış cephe kaplamasının yerinde kalması sağlandı. Duvarlar, ters sırayla yeniden inşa edilerek bu süreç desteklendi.
Bir diğer kritik tarihi özellik ise binanın iç mekânını üç bölmeye ayıran ve çevresini saran devasa sütunlardı. Bu 4,5’ x 2’ boyutlarındaki sütunlar, köşebentli tabanlara ve orijinal zemin seviyesine sabitlenmiş ağır taban plakalarına dayanıyordu. Proje ekibi, sütunların bu benzersiz tasarımını ve konumlarını korumak için titiz bir plan geliştirdi.
Hassasiyetle Yürütülen Bir Yenileme
Zamanla, zemindeki farklı yerleşimlerden dolayı sütun taban plakalarının yüksekliklerinde küçük değişiklikler olmuştu. Bu durum, her sütunun taban yüksekliğinin detaylı bir şekilde ölçülmesini ve binanın yükseltilmesi sırasında sütunların görünürlüğünün korunmasını gerektirdi. Ekip, sütunların taban plakalarını, perçinlerini ve cıvatalarını görünür kılarak binanın tarihi dokusunu gelecekteki kullanıcılar için yaşatmayı başardı.
İleriye Bakmak